İş sözleşmesini feshetmek için haklı nedeni olan işçi ve işveren, iş sözleşmesini feshederken İş Kanunu’nun vermiş olduğu sürelere uymakla yükümlüdür. Nitekim hakkaniyet ilkesi gereği kişiler haklarını zamanında kullanmak ve karşı tarafı bu hususta mağdur etmemekle yükümlüdürler. Hal böyleyken, iş sözleşmesini feshetmek için haklı nedeni olan kişi bu hakkını süresi içerisinde kullanmalı, keyfi bir şekilde iş sözleşmesini feshetmemelidir.  

iş sözleşmesi fesih

İş sözleşmesinin feshedecek işçi veya işveren İş Kanunundaki sürelere riayet etmekle yükümlüdür. Nitekim İş Kanunu’nun 26. maddesi bu süreleri düzenlemiştir. İş Kanunu’nun 26. maddesine göre : ‘ 24 ve 25inci maddelerde gösterilen ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan hallere dayanarak işçi veya işveren için tanınmış olan sözleşmeyi fesih yetkisi, iki taraftan birinin bu çeşit davranışlarda bulunduğunu diğer tarafın öğrendiği günden başlayarak altı iş günü geçtikten ve her halde fiilin gerçekleşmesinden itibaren bir yıl sonra kullanılamaz. ’ denilmiştir. Buna göre fesih, feshe neden olan olayın öğrenilmesinden itibaren 6 iş günü içerisinde yapılmalıdır.

Haklı Nedenle Fesihte 6 (altı) İş Günü Ne Zaman Başlar ?

İş Kanunu’nun 26. maddesi gereğince haklı nedenle fesih ; feshe neden olayın öğrenildiği günden itibaren başlayacaktır. Olayı öğrenme günü sayılmaksınız takip eden altı iş günü hesap edilir ve altıncı iş gününün sonunda kanunun vermiş olduğu fesih süresi dolacaktır.

Haklı fesih nedeninin devamlılık arz etmesi halinde altı günlük süre işlemeye başlamayacaktır. Yani, ücreti ödenmeyen işçi için her yeni gün altı günlük sürenin başlangıcı olacak fakat ücret ödememe eylemi devam ettiği için altı günlük hak düşürücü süre her defasında yenilecektir.

6 Günlük Fesih Süresi Hesaplanırken Tatil Günleri Dahil Edilir Mi ?

Yukarıda beyan ettiğimiz üzere feshe neden olan olayın öğrenilmesini takip eden günden itibaren 6 iş günü hesaplanacak ve iş sözleşmesinin feshi bu 6 iş günü içerisinde gerçekleştirilecektir. Peki bu iş günlerinin hesabına tatil günleri dahil edilecek midir ?

Yüksek Mahkemenin vermiş olduğu kararlar ve öğretideki görüşler doğrultusunda 6 iş gününün hesabına tatil günleri dahil edilmeyecek ve 6 iş günü buna göre hesaplanacaktır.

İş Kanunu 26. Maddesinde Belirtilen Süreler Hak Düşürücü Süreler Midir ?

İş Kanunu’nun 26. maddesinin haklı nedenle fesih sürelerini konu edindiğini belirtmiştik. Peki bu süreler hak düşürücü süreler midir yoksa zamanaşımı süreleri midir ? Kanun gereği bu süreler hak düşürücü süreler olup hakkın bu süreler içerisinde kullanılması şarttır. Bu nedenle altı günlük fesih süresinin kaçırılması halinde işçi veya işverenin fesih hakkı sona erecek ve iş sözleşmesi haklı nedenle feshedilemeyecektir.

İşçinin Raporlu Olması Sözleşmenin Fesih Süresini Etkiler Mi ?

İş Kanunu’nun 26. maddesine dayanarak 6 iş günü içerisinde iş sözleşmesini feshedecek işçinin raporlu olup olmaması bir şey değiştirmeyecektir. İşçi raporlu olsa da iş sözleşmesini bu 6 günlük süre içerisinde feshetmelidir. Nitekim işveren için de aynı husus geçerli olup işçisinin raporunun bitmesini beklemeden süresi içerisinde fesih işlemlerini gerçekleştirmelidir.

Haklı Nedenle Fesih ve Geçerli Nedenle Fesih Halleri

İş Kanunu’nun 26. maddesindeki sürelerin işçi veya işverenin haklı nedenle fesihlerinde kullanılacağı ve dikkate alınacağını beyan etmiştik. İşçiler için haklı nedenle fesih halleri İş Kanunu’nun 24. maddesinin II. Fıkrasında yer alırken ; işverenler için haklı nedenle fesih halleri aynı kanunun 25. maddesinin II. Fıkrasında yer almaktadır. Bununla birlikte geçerli nedenlerle iş sözleşmesinin feshinde altı günlük süre kullanılmayacak, geçerli nedenle fesih hallerinde makul süre kriterine önem verilecektir. Yani işçi, geçerli nedenle iş sözleşmesini feshedecek ise makul bir süre içerisinde iş sözleşmesini feshetmeli, fesih hakkını kötüye kullanmamalıdır. İş sözleşmesinin haklı nedenle feshi ve geçerli nedenle feshine ilişkin yazımıza bakmanız faydalı olacaktır. Tıklayınız.

Haklı Nedenle Feshin 6 İş Günü İçerisinde Yapılması Gerektiği ve Yargıtay Kararları

İş sözleşmelerinin haklı nedenle feshinde işçi ve işverenin uymakla yükümlü olduğu sürelere uyulmaması ve tarafların bu hususlarda ihtilaflı olması, bu konuda birçok Yargıtay Kararı çıkmasına sebep olmuştur. Bu nedenle bazı Yüksek Mahkeme kararlarını paylaşmak yerinde olacaktır :

  • 6 günlük sürenin hesabında tatil günleri dahil edilmez. (Yargıtay 9. HD)
  • Cinsel taciz nedeniyle fesih 6 işgünü içinde yapılmadığından fesih haksızdır. (Yargıtay 9. HD)
  • Davacının 31/05/2008 tarihinde amirlerinin önünde olay çıkardığı, 03/07/2008 tarihine kadar rapor aldığı ve iş akdinin 04/07/2008 tarihinde feshettiği anlaşıldığından 6 günlük hak düşürücü süre geçmiştir.
  • Davacı, savunması alındıktan bir ay sonra fesih yapılmıştır. 6 iş günlük süre geçmiştir.
  • Sigortanın yapılmaması süreklilik arz eden bir durum olup devam ettiği sürece hak düşürücü sürenin geçtiği söylenemez.
  • Ücretin ödenmemesi süreklilik arz eden bir durum olup devam ettiği sürece hak düşürücü sürenin geçtiği söylenemez.
  • İşçi, iş şartlarındaki değişikliği 6 gün içerisinde kabul etmeyebilir. Bu süre beklenmeden işveren feshi haksızdır.
  • Cinsel istismar suçu işleyen davacının sözleşmesinin feshinin 6 günlük sürede yapılıp yapılmadığının tespiti için yetkili makama hangi tarihte bildirildiği araştırılmalıdır.
  • İşverenin tüzel kişi olması durumunda altı iş günlük süre feshe yetkili merciin öğrenildiği günden itibaren başlar.

Yargıtay kararları sorgulama ekranına buradan ulaşabilirsiniz.

İş Hukuku ile ilgili detaylı yazımıza buradan ulaşabilirsiniz.