Ortaklığın giderilmesi davası, elbirliği mülkiyeti halinde sahip olunan taşınır ve/veya taşınmazların paydaşlar arasında paylaşılamaması halinde bu sorunu ortadan kaldırmaya hizmet eder. Görevli ve yetkili mahkeme, yargılama yaparak taşınmazın nasıl ne şekilde paylaşılacağını yapacağı yargılama neticesinde kararlaştırır ve ortaklığı sonlandırır. Uygulamada izale-i şuyu davası olarak da bilinen ortaklığın giderilmesi davası uygulamada miras kalan malların mirasçılar arasında paylaşılamaması halinde söz konusu olacaktır.

Ortaklığın giderilmesi davasına ilişkin detaylı yazımızı okuyabilirsiniz. Ortaklığın Giderilmesi – İzale-i Şuyu Davası

Davacının İzale-i Şuyu Davasından Feragat Etmesi (Vazgeçmesi)

Davadan feragat edilmesi halinde bu durum kesin hüküm doğurur ve yargılama bu nedenle reddedilmelidir lakin ortaklığın giderilmesi davası iki taraflı bir dava olup davalı konumunda olan kişi veya kişilerin de davacı gibi hakları söz konusudur. Aynı davayı aynı taleplerle davalı konumunda olan kişiler de açabilirler. Bu nedenle davacının davasından feragat etmesi halinde yapılması gereken işlem davanın doğrudan reddi değil, davalı olan kişi veya kişilere davaya devam etme arzularının olup olmadığının sorulmasıdır.

Davadan Feragat Halinde Davalılar Davaya Devam Edebilir

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2015/204 Esas ve 2015/10986 Karar sayılı ilamı şu şekildedir :

PAYDAŞLIĞIN (ORTAKLIĞIN) GİDERİLMESİ DAVASINDA FERAGAT İzale-İ Şuyu Davasında Feragat – Davacı Davasından Feragat Etse Bile Davalının Davaya Devam Etmek İstemesi Halinde Mahkemece Davaya Devam Edilerek İşin Esası Hakkında Karar Verilmelidir

PAYDAŞLIĞIN GİDERİLMESİ DAVASINDA DAVALININ DURUMU Davalı da Davacı Gibi Aynı Haklara Sahiptir – Davacının Paydaşlığın Satış Suretiyle Giderilmesini İstemesi Davalıların Aynen Paylaşma İstemesine Engel Teşkil Etmez

Özeti: Feragat, kati bir hükmün hukuki neticelerini doğurur. Hem davadan hem temyiz isteminden feragat edilmesi halinde öncelikle davadan feragat hususunun değerlendirilmesi gerekir. Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları iki taraflı, taraflar için benzer sonuçlar doğuran davalardır. Bu davalarda davalı da davacı gibi aynı haklara sahiptir. Bu nedenle davacının paydaşlığın satış suretiyle giderilmesini istemesi davalıların aynen paylaşma istemesine engel teşkil etmez. Davacı davasından feragat etse bile davalının davaya devam etmek istemesi halinde mahkemece davaya devam edilerek işin esası hakkında karar verilmelidir.

Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 03.10.2013 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 16.10.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir.

Mahkemece, davanın kabulü ile dava konusu taşınmaz üzerindeki ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir.

Hükmü, davalılar temyiz etmişlerdir.

Davacı vekili dosyanın Yargıtay’a gönderilmesinden sonra vermiş olduğu 10.11.2015 tarihli dilekçe ile davadan feragat ettiğini bildirmiştir. Davacı tarafından verilen 30.09.2013 günlü ve 22446 yevmiye no’lu vekaletnamede vekilin davadan feragat yetkisinin bulunduğu anlaşılmaktadır.

Feragat, kati bir hükmün hukuki neticelerini doğurur. Hem davadan hem temyiz isteminden feragat edilmesi halinde öncelikle davadan feragat hususunun değerlendirilmesi gerekir.

Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları iki taraflı, taraflar için benzer sonuçlar doğuran davalardır. Bu davalarda davalı da davacı gibi aynı haklara sahiptir. Bu nedenle davacının paydaşlığın satış suretiyle giderilmesini istemesi davalıların aynen paylaşma istemesine engel teşkil etmez.

Davacı davasından feragat etse bile davalının davaya devam etmek istemesi halinde mahkemece davaya devam edilerek işin esası hakkında karar verilmelidir.

Bu nedenle davacının davadan feragat beyanına karşı hazır bulunan davalılardan diyecekleri sorulmalı, davaya devam etmeyi istemeleri halinde yargılamaya devam edilmelidir.Hal böyle olunca; davacı tarafın davadan feragatına karşı yukarıda yazılı olduğu şekilde işlem yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi için hükmün bozulması gerekmiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin feragati hakkında bir karar verilmek üzere hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 30.11.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Bu ve bunun gibi Yargıtay kararlarına ulaşmak için sorgulama ekranına buradan ulaşabilirsiniz.