Yıllık izin kullanmak, her çalışan için elzemdir. Yıllık izin kullanmadan sürekli olarak çalışan bir kişiden sağlıklı bir yaşam sürmesini ve sağlıklı bir beden ve ruha sahip olmasını beklemek isabetsiz olacaktır. Dinlenme hakkı, Anayasada düzenlenmiş ve güvence altına alınmıştır. Anayasa‘nın 50. maddesine göre ”dinlenmek, çalışanların hakkıdır. Ücretli hafta ve bayram tatili ile ücretli yıllık izin hakları ve şartları kanunla düzenlenir” denilmiştir. Anayasa ile ilgili kanuna atıfta bulunulmuştur. Bu kapsamda İş Kanunu‘nun 53. ve devamı maddelerinde işçinin yıllık ücretli izin hakkı ve yıllık izin süreleri düzenlenmiştir. İş Kanunu‘nun 53. maddesi şu şekildedir :

Görüldüğü üzere öncelikli olarak işçinin en az 1 yıl çalışmış olması gerekmektedir. Bu kıdem süresini tamamlamamış hiçbir çalışanın yıllık ücretli izin hakkı yoktur. 1 yıllık çalışma süresini tamamlayan işçi artık aynı kanunda belirtilen yıllık ücretli izin sürelerine kıdemine göre hak kazanacaktır. 1 yıl ile 5 yıl arası çalışan işçilere 14 gün, 5 yıl ve 15 yıl arası çalışan işçilere 20 gün ve 15 yıldan fazla kıdemi olanlara ise 26 gün yıllık ücretli izin verilir. Bu süreleri işveren işçi lehine arttırabilecektir. Yıllık ücretli izin süreleri ve diğer hususlar için ilgili yazımıza buradan ulaşabilirsiniz : İşçinin Yıllık Ücretli İzin Hakkı ve Yıllık İzin Süreleri

yıllık izin ücreti

Yıllık İzin Kullanamayan İşçinin İş Sözleşmesini Haklı Nedenle Feshetme İmkanı Var mı ?

İşverenler yukarıda belirttiğimiz açık yasa hükümlerine bazı durumlarda uymamakta, işçilere gereken dinlenme sürelerini vermemektedir. İş yoğunluğu vb. gerekçelerin altına sığınarak işçilerin Anayasa tarafından güvence altına alınan dinlenme hakları gasp edilmekte ve işçiler mağdur edilmektedir. Peki işçinin yıllık izin kullandırılmaması halinde ne yapması gerekir ve hakları nelerdir ?

İşverenler, iş yerinin işleyişi ve idaresi bakımından gereken düzenlemeleri yapmakla yükümlüdür. Bu düzenlemelerden birisi de işçilerin yıllık izin sürelerinin ve zamanlarının ayarlanmasıdır. Birçok işçisi olan bir iş yerinde hem işin aksamaması hem de işçilerin gereken sürelerle dinlenmesi işverenin sorumlulukları kapsamındadır. İşveren, bu hakkını kötüye kullanmamalıdır.

Bazı işletmelerde işverenler uzunca sürelerle yıllık izne çıkarılmamaktadır. Bu noktada işçi, Anayasa kapsamında haklarının ihlal edildiğini, yeterli dinlenme sürelerinin verilmediğini iddia ederek iş sözleşmesini feshedebilecektir. İşçi tarafından yıllık ücretli izinlerinin kullandırılmadığı iddiasıyla iş sözleşmesini feshetmesi haklı fesihtir ve derhal hüküm doğuracaktır. Haklı fesih halinde işçiye tüm hakları ödenmelidir.

Aşağıda sunduğumuz Yargıtay Kararı’nda da belirtildiği üzere : ”Yıllık izin kullandırma zamanını belirlemek işverenin yönetim hakkı kapsamında olsa da işçinin yıllık olarak dinlenme hakkının sağlanması işyeri çalışma koşulları arasında yer alır. Başka bir anlatımla işçinin yıllık dinlenme hakkının tanınması, dayanağı Anayasa olan çalışma koşulu olup aksine uygulama 4857 sayılı yasanın 24/II-f. bendine göre işçi açısından haklı fesih nedeni oluşturur.

İşçinin Dinlendirilmemesi – Haklı Fesih – Yargıtay Kararı

İşçiye verilmesi gereken dinlenme süreleri ve yıllık ücretli izin süreleri hususundaki açıklamalar ışığında uygulamaya da değinmek gerekecektir. Her somut olay kendi içerisinde değerlendirilmeli ve buna göre yorumlanmalıdır. Nitekim henüz 1 yılını yeni doldurmuş ve yıllık ücretli izne hak kazanmış çalışan, yıllık izin kullanmak için başvuru yaptığında işveren tarafından reddedildi ise bu noktada işçinin iş sözleşmesini haklı nedenle feshetmesi uygun olmayacaktır. Nitekim işçinin tatilden uzak kaldığı süre makul kabul edilebilir. Bu nedenle her somut olayı ayrı ayrı değerlendirmek yerinde olacaktır.

Somut olayda ; davacı işçiye 6 yılı aşan süre içinde sadece 14 gün yıllık izin kullandırılmıştır. İşçiye uzun bir süre dinlenme hakkının sağlanmaması işçi açısından yukarıda sözü edilen madde gereği haklı fesih nedeni oluşturur. Mahkemece kıdem tazminatı isteğinin kabulü gerekirken yazılı şekilde reddi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.

Yargıtay kararları sorgulama ekranına buradan ulaşabilirsiniz.