Uygulamada bakiye süre ücreti, yalnızca belirli süreli iş sözleşmesi ile çalışan işçi tarafından talep edilebilen bir ücrettir. Belirli süreli iş sözleşmesi ile çalışan bir işçinin, bu sürenin bitiminden önce iş sözleşmesinin işveren tarafından haksız olarak feshedilmesi halinde bakiye süre ücreti istenebilecektir.

bakiye süre ücreti

Bu ücret işveren tarafından istenemeyen bir ücrettir. Yani, belirli süreli iş sözleşmesinin işçi tarafından haklı veya haksız nedenlerle feshedilmesi halinde işveren ; işçi aleyhine dava açıp bakiye süre ücretini talep edemeyecektir.

Bakiye Süre Ücretine Nasıl Hak Kazanılır ? 

İşçi ve işveren arasında belirli süreli bir iş sözleşmesinin varlığı halinde taraflar sözleşme sonuna kadar fesih iradelerini askıya almış kabul edilirler. Nitekim Yüksek Mahkeme de bu görüşte olup tarafların iradelerinin bu yönde olduğunu birçok kararında yinelemiştir. Belirli süreli iş sözleşmesi ile çalışan bir işçi de tarafların bu iradelerine güvenerek iş sözleşmesi imzalamıştır. İşverenin haksız bir nedenle bu sözleşmeyi feshetmesi işçinin ekonomik durumunu bozacak ve işçiyi bir hayli mağdur edecektir. Bakiye süre ücreti de bu mağduriyetin bir nebze de olsa giderilmesini sağlamaya yönelik düzenlenmiş bir ücrettir.

Belirli Süreli İş Sözleşmesinin Geçerli Nedenle Feshedilmesi Halinde Ne Olacaktır ?

İş Kanunu’nun 18. Maddesi ‘feshin geçerli nedene dayandırılması’ üst başlığıyla düzenlenmiş olup iş sözleşmesinin feshinde işverenin geçerli bir nedene dayanması gerektiğinden bahsetmiştir. Belirli süreli iş sözleşmelerinde geçerli neden kavramı tartışmalı olmakla birlikte bir işveren, belirli süreli iş sözleşmesini geçerli bir nedene dayanarak feshedemeyecektir.

Nitekim yukarıda da beyan ettiğimiz üzere Yargıtay, belirli süreli iş sözleşmelerinde tarafların fesih iradelerini sözleşme süresinin sonuna kadar ertelediklerini kabul etmekte ve kararları bu doğrultuda olmaktadır. Bu nedenle haklı neden olmaksızın yalnızca geçerli nedene dayanarak belirli süreli iş sözleşmesinin işveren tarafından feshi halinde, işveren işçiye bakiye süre ücreti ödemekle yükümlüdür.

Hesaplama

Bakiye süre ücreti hesaplanırken işçinin kaybı ve kazancı da göz önünde bulundurulur ve buna göre bir hesap yapılır. Nitekim işçi, işine son verilmesi dolayısıyla mali olarak bir kayba uğrasa da işine devam ettiği süre içerisinde işi nedeniyle de birçok harcama yapmak durumunda kalacaktı. Bu ve bunun gibi gider gelir dengeleri hesaplanarak bakiye süre ücreti hesaplanır ve işçinin hak ettiği bakiye süre ücreti bulunur.

Bu hesaplama yapılırken işçinin son brüt maaşı dikkate alınır. Bakiye süre ücreti hesaplanırken işine son verilen işçinin, başka bir yerde çalışması var ise bu ücret bakiye süre ücretinden mahsup edilir.

Faiz

Bakiye süre ücreti, ücret niteliğinden ziyade bir tazminat olarak değerlendirilir. Bu nedenle bakiye süre ücretine yasal faiz uygulanacaktır.

Zamanaşımı

Bu ücretin tazminat niteliğinde kabul edilmesinden ötürü zamanaşımı genel kurallar doğrultusunda 10 yıldır.

Bakiye Süre Ücretine Dair Yargıtay Kararı

Bakiye süre ücreti ve niteliğine ilişkin aşağıda sizlere Yargıtay Kararı sunmaktayız :

T.C. YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ
E. 2005/19254 – K. 2005/34532 – T. 25.10.2005
• BELİRLİ SÜRELİ HİZMET SÖZLEŞMESİ ( Süresinden Önce Feshedilen İşçinin Bakiye Süre İçerisinde Başka Bir İşyerinde Çalışıp Çalışmadığı Yeni İş Arayıp Aramadığı ve Elde Etmekten Kasten Feragat Ettiği Gelirlerinin Olup Olmadığının Araştırılması Gerektiği )
• BAKİYE SÖZLEŞME SÜRESİ ÜCRETİ ( Bakiye Süre İçerisinde Başka Bir İşyerinde Çalışıp Çalışmadığı Yeni İş Arayıp Aramadığı ve Elde Etmekten Kasten Feragat Ettiği Gelirlerinin Olup Olmadığının Araştırılması Gerektiği )
• İNDİRİM KOŞULLARI ( İşçinin Dava Konusu İşyerinde Çalışamamaktan Doğan Tasarruf Ettiği Değerler Dikkate Alınarak Hesaplanacak Olan Bakiye Sözleşme Süresi Ücretinden İndirim Yapılması Gerektiği ) 818/m.325
ÖZET : Davacı, tazminat ve ücret alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Belirli süreli hizmet sözleşmesi süresinden önce feshedilen işçinin; bakiye süre içerisinde başka bir işyerinde çalışıp çalışmadığı, yeni iş arayıp aramadığı ve elde etmekten kasten feragat ettiği gelirlerinin olup olmadığı araştırılmalı ve işçinin dava konusu işyerinde çalışamamaktan doğan tasarruf ettiği değerler dikkate alınarak, hesaplanacak olan bakiye sözleşme süresi ücretinden
indirim yapılmalıdır.
KARAR : 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının tüm temyiz itirazlarıyla davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı işçi işyeri hekimi olarak çalışmış ve işverence haklı bir neden olmaksızın belirli süreli iş sözleşmesi süresinden önce feshedilmiştir. Bilirkişi tarafından bakiye süre ücretleri taraflar arasında iki faklı işyerinde çalışmak üzere hazırlanan iş sözleşmelerine göre hesaplanmış, mahkemece %70 oranında taktiri indirime gidilerek isteğin kısmen kabulüne, karar verilmiştir. Mahkemece, davacının bakiye süre içinde başka bir işyerinde çalışıp çalışmadığı ve davacı doktor olduğuna göre bu dönemde başkaca gelir getiren bir faaliyetinin olup olmadığı araştırılmış değildir.
Yeni iş arayıp aramadığı ve elde etmekten kasten feragat ettiği gelirlerinin olup olmadığı belirlenmeli son olarak davacının davalıya ait işyerinde çalışmamaktan kaynaklanan yapmaktan kaçındığı masrafları varsa bu hususlar saptanarak Borçlar Kanununun 325. maddesi uyarınca bu miktarların tenkisi ile sonuca gidilmelidir. Mahkemece eksik incelemeyle karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 25.10.2005 gününde oybirliği ile karar verildi.

Yargıtay kararları sorgulama ekranına buradan ulaşabilirsiniz.

İş Hukuku ile ilgili detaylı yazımıza buradan ulaşabilirsiniz.